Geceyi Işığa Boğayım

gözlerini ödünç ver bana
kömürgözlü güzel çocuk
gözlerinle bakayım hayata
hilesiz yalansız
gülüşünün sıcaklığında yaşayayım/yaşlanayım
sevinçler dağıtayım dört bir yana
senin gözlerinle be çocuk
geceyi ışığa boğayım

ellerini ödünç ver bana
geleceğin durağı güzel çocuk
sevgiden bir(az) harç karayım
yıldız yağdırayım gökyüzünden
yürek hanelerine insanların
ağızlarında takır takır sevgi…
sözcükleri dökülüversin
senin ellerinle güzel çocuk
sevgi yoksullarını doyurayım

yüreğinde bir yer ver bana
iyi kalpli ürkek bakışlı çocuk
meramımı anlatayım sana
bir hikaye tadında
günlerim uzun yıllarım kısa
daha anlamadan hayatı…
bir de baktık ki sonundayız
unutma!
herkes kendi yoksunluğunun arayışçısıdır
barış, kardeşlik, eşitlik
ve bilcümle güzellikler olarak
bizi daimi misafirin kabul eyle
senin yüreğine sevdalanayım

                   Akman Gedik

KONUŞMAK ANLAMAKTIR
yüksek gerilimli sesleştik hep
konuşmadık,
söz tükürdük, ses düşürdük yere
mirası öfkeli bir bağrıştı sokağın yüzünde
ifadesiz yüzlerden donuk bir bakıştı güne düşen
oysa ki; dil’den kalbe giden yoldu(r) söz
kir düşürüldü mü bir kere
kaç yemin kere bertaraf edemez eğrisini…

     gel sözü söz ile takas edelim dostum
     mayası yüreğe ekilecek güzellik olur
    yoksa ağızdan çıkan hafriyat
    öfkeli bi-linçe dönüşür
    ben su/sarsam , sen kur/uyan dal olursun dostum
    sorma mekânımı
    ben soruyormuyum ki rüzgâra, yurdun nere diye
    kurumuş dalın mekânını rüzgâr bilir
    savrulmuştur...

    gel söze ayar verelim dostum
    tartalım yüreğin terazisinde
    çürümüş sözü ayıklayalım yüreğin hanesinden
    konuşalım...gözden yüreğe yol gitsin
    düşün, ikimizinde bir kardeşliği olur sonuçta
    konuşmak , anlamaktır be dostum
    ben söylesem, sen dinlesen...

                   Akman   Gedik

GECEYİ IŞIĞA BOĞAYIM

gözlerini ödünç ver bana
kömürgözlü güzel çocuk
gözlerinle bakayım hayata
hilesiz yalansız
gülüşünün sıcaklığında yaşayayım/yaşlanayım
sevinçler dağıtayım dört bir yana
senin gözlerinle be çocuk
geceyi ışığa boğayım

ellerini ödünç ver bana
geleceğin durağı güzel çocuk
sevgiden bir(az) harç karayım
yıldız yağdırayım gökyüzünden
yürek hanelerine insanların
ağızlarında takır takır sevgi…
sözcükleri dökülüversin
senin ellerinle güzel çocuk
sevgi yoksullarını doyurayım

yüreğinde bir yer ver bana
iyi kalpli ürkek bakışlı çocuk
meramımı anlatayım sana
bir hikaye tadında
günlerim uzun yıllarım kısa
daha anlamadan hayatı…
bir de baktık ki sonundayız
unutma!
herkes kendi yoksunluğunun arayışçısıdır
barış, kardeşlik, eşitlik
ve bilcümle güzellikler olarak
bizi daimi misafirin kabul eyle
senin yüreğine sevdalanayım

*Görsel: Serabi Güreş

                   Akman Gedik

Benzer Haberler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu Yazıda Dikkatinizi Çekebilir!
Kapalı
Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyiciyi devre dışı bırakarak bizi desteklemeyi düşünün