YAŞAMI YERİNDE VE YENİDEN İNŞA HAREKETİ
İdeolojilerin Ötesinde, Toprağın Hakikatine Dayalı Bir Yaşam Felsefesi
Bizler bu hareketle, hiçbir ideolojinin nezdimizde hakikat olarak kabul edilmediği bir varoluş biçimini savunuyoruz.
Çünkü dünya tarihine baktığımızda, ideolojilerin tamamının —ister dini, ister seküler; ister sağ, ister sol— bir biçimiyle kana, savaşa, zorunlu göçe, inkar ve imhaya bulaştığını görüyoruz.
Her biri bir kurtuluş vaadiyle geldi; ancak sonuçları halklar için felaket, doğa için yıkım oldu.
HAKİKATİN ÖZÜ: TOPRAK
Bu yüzden biz, ideolojileri değil; hakikati esas alıyoruz.
Ve bizim için hakikat, topraktır.
TOPRAK MERKEZLİ HAKİKAT
Toprak, yalnızca üzerinde yaşadığımız bir fiziksel zemin değil, tüm canlıların ayrım gözetilmeksizin barındığı, beslendiği, çoğaldığı kadim bir varlık alanıdır.
Toprak, hiçbir varlığı renginden, dilinden, kökeninden, kokusundan, şeklinden ötürü reddetmez.
O, farklılıkları yok etmeden bir arada yaşatmanın adıdır.
İşte biz bu kapsayıcılığı, bu yaşatıcı bilgeliği esas alıyoruz.
TOPRAĞIN HAKİKATİ ŞUDUR:
“Yaşamak, sadece güçlü olanın değil, her canlının hakkıdır.”
Bu felsefeyle diyoruz ki:
Toprak neyi dışlamıyorsa biz de onu dışlamayız.
Toprak neyi yaşatıyorsa biz de onu yaşatmakla sorumluyuz.
İDEOLOJİLERİN ÖTESİNE GEÇMEK NEDEN GEREKLİ?
Çünkü ideolojiler çoğu zaman yaşamı değil, iktidarı kurmayı amaçladı.
Sınıfları, halkları, kadınları, doğayı dönüştürmek değil; yönetmek, kontrol etmek, itaat altına almak istediler.
Kendileriyle çelişmeyen, kendi kurguladıkları insan tipine yer açtılar.
Kendilerinden olmayanı dışladılar, yok saydılar, yok ettiler.
BİZSE ŞUNU SÖYLÜYORUZ:
Yaşam, bir kurguya sığmaz.
Yaşam, kendi akışında hakikatini bulur.
Ve bu hakikat en yalın haliyle toprakta saklıdır.
O nedenle biz bir ideolojiyi değil, bir yaşam felsefesini savunuyoruz.
“GÖNÜLLERDE BAHÇE KURMAK” NE DEMEKTİR?
Bizim hedefimiz yalnızca ev yapmak, tarım yapmak, bir köyü güzelleştirmek değildir.
Biz gönüllerde bir bahçe kurmak istiyoruz.
Yani:
- Kırılmış ruhlara umut olmak,
- Sürülmüş hafızalara yeniden kök salmak,
- Göçertilmiş kimliklere yurt inşa etmek,
- Katliamdan sağ çıkan belleklere yeniden can vermek…
Gönüllerde bahçe kurmak, toprağın şefkatiyle, halkların bilgeliğini yeniden buluşturmak demektir.
Bu bir köyün, bir evin, bir tarlanın ötesinde; bir yaşam biçimini yeniden kurma çabasıdır.
HAREKETİN FELSEFİ YAKLAŞIMI:
- Yaşamı yeniden kurmak istiyoruz; çünkü bize dayatılan yaşam, ölümdür.
- Yerinde inşa etmek istiyoruz; çünkü koparıldığımız yer, bizim kökümüzdür.
- İdeolojisiz bir yaşam biçimi savunuyoruz; çünkü hakikat, kimsenin tekelinde değildir.
- Kadınları merkeze alıyoruz; çünkü yaşamı kuran ve taşıyan kadim bilgeliğin kendisidir.
- Doğayı düşman değil, yaşamın bizzat kendisi olarak görüyoruz.
- Yaşamın kendisi bir ideolojidir.
SON SÖZ
Bizim derdimiz bir köyü güzelleştirmek değil; yaşamı güzelleştirmek.
Sadece evler değil, gönüller inşa ediyoruz.
Taşla, toprakla, emekle, sevgiyle, hafızayla ve felsefeyle…
Çünkü biz diyoruz ki:
“Toprağın kabul etmediği hiçbir varlık yoktur.
O zaman neden biz birbirimizi kabul etmeyelim?”
yaşamı yerinde ve yeniden inşa hareketi
