FARKLI DÜŞÜNMEK BİR ZENGİNLİKTİR

Bu yazının konusu hakkında bir kitap yazmak mümkün…

“Farklı düşünme tarzı nedir? Farklı düşünme biçimi, tek bir cevaba odaklanmak yerine birden fazla olasılığı veya çözümü keşfetmeyi içerir”.

Olayları farklı algılamak, farklı düşünmek canlılar içinde, insana özgü bir durumdur. Ayrıca canlılar arasındaki farklılıklar doğaya özgüdür. İnsan tarihi boyunca, insanlar arasında düşünce farklılıkları var ola gelmiştir. Bu da işin en güzel ve geliştirici tarafıdır. İnsan tarihi bu espri içinde gelişti, ilerledi ve değişime uğradı. Bu metod devam ediyor. Bu gerçeği anlamamak, ya da kavramamak, bireylerin kendisini anlamaması anlamına gelir. Çünkü; birey doğanın bir parçasıdır. Toplumsal değişimde en etkili canlı insandır. Bundan diğer canlıların değişmediği anlamı çıkmaz. İnsana özgü olan düşünme, düşünmeden dolayı ortaya çıkan farklılıklar toplumsal gelişmenin motoru sayılır.

Hiçbir düşünce zorla dayatılmamalı. Zorla dayatılan ne varsa mutlaka mahkum edilmeli. Zor yöntemi, doğru bir düşünceyi bile anlamsız kılar. Burada anlatmaya çalıştığım düşman hukukundan tamamen farklıdır. Farklı düşünme metodu, bir tek yanıta odaklanmak yerine, birden fazla olasılıkları düşünmeyi ve çözüm arayışını zenginleştirir.

Farklı düşünmek insan hikayesinin en güzel yanıdır. Doğru-yanlış çatışması evrensel bir durumdur. Düşünce her zaman değişen bir olgudur. Dolaysıyla insan olayları, yaşanmışlıkları ve geleceğe ilişkin değişik düşünmesi kaçınılmazdır. Her konuda aynı düşünmek mümkün olmayacak bir durumdur. Aynı düşünmek bir dogma düşünme tarzıdır. İnsanların birbirinden farklı düşünmesi , yanlış-doğru arasında bir polemik yaşaması insanın tabiatına en uygun olandır. Farklı görüşlere karşı toleranslı olmak, değişik görüşleri yapıcı bir rasyonalite içinde düşünmek, toplumsal ilerlemenin en mantıklı olanıdır. Tartışmalı insan toplumu her zaman düz ve yapıcı bir bazda yürümüyor. Fikir üretirken herkes aynı reaksiyonu göstermiyor. İnsan dünyasındaki değişim süreklilik gösterir. Düşünce dünyasındaki farklılıkları kabul etmemek, tutuculuk, gericilik olgusunun gelişmesine neden olur. Bu noktada ısrarcı olan insanlar tutucu ve gerici kişilerdir. Toplumun çok renkli düşünmesine tahammülü olmayan yaratıklardır. İnsan dünyasındaki yenilikler, farklı görüşlerin birbirini anlamasına bağlıdır. Farklılıklar olmasa, insan toplumu çağdaş olanı yakalayamaz. Farklı fikirlere düşmanlık bir çözüm değildir ve zayıf insanların işidir. Farklı düşüncelerle bir arada bulunmak, onlarla uzlaşmak anlamına gelmez.

Bir “Çin atasözü “Bin çiçek açsın bin fikir yarışsın” derken, düşünce alanındaki farklılıkların yaratacağı güzelliklere işaret eder. Bu felsefede farkılıklarla bir arada olma var. Aynı zamanda bu aforizmada, fikirlerin tartışılmasına yüklediği anlam, tartışmanın karşılıklı birbirini anlama hoşgörüsüne ve esprisine işaret eder. Farklılıklar ne kadar çok tartışılıyorsa, birbirini anlama kabiliyeti bir o’kadar gelişir. Bu bağlamda farklı düşünceler toplumsal ilerlemenin en büyük zenginliğidir. Tamda bu noktada görüş farklılıklarına karşı toleranslı olmak, esnek düşünmek insan dünyasındaki problemlerin çözümünde yapıcı olur. Farklı düşünceleri kabul etmek, bir kültürel ve eğitim sorunudur. Fikirlerin tartışması olmadan, toplumsal ilerleme her zaman problemli olur. Kültürler arasındaki mesafe tartışmalarla, farklılıklara toleranslı davranmakla yapıcı bir atmosfer oluşur. İnsan ufku ne kadar geniş ve yapıcı olursa, binbir renkli çiçekler gibi güzelleşmesine atmosfer yaratır. Farklılıklar kendi zıtları ile birlikte vardır. Yanlış olmasa doğruyu tam anlayamayız . Güzel bir dünyanın varlığına, farklı ve yanlış düşünceler dahildir. Doğruyu güzel ve anlamlı yapan, yanlışların varlığına bağlıdır. Farklı görüşleri temsil eden kişi, parti ve sivil toplum örgütü, dayatmacı olursa, dayatılan doğru bile olsa, bir anlamı kalmaz. Problemin çözümünde görüş ayrılıklarının olması güzel olanıdır. Herhangi bir x konusunda görüşlerimizden eminsek, başka görüşlere karşı baskıcı ve dayatmacı olmayız. Farklılıkları bir zenginlik olarak düşünürsek, tartışmalı zamanlar her durumda yeninin üretilmesine yardımcı olur. Görüş ayrılıklarını tartışmaya canlılık verdikçe güzel olur. Tartışmak bir felsefedir aynı zamanda.

Sorun farklı düşünmek ve tartışmak değildir. Tartışırken asıl problem,, yada asıl tehlike, farklılıkları baskıcı ve demagojik bir tarzda kendi görüşünü dayatmaya çalışmaktır. Özgürce tartışmanın olmadığı bir alanda, insan özgür olamaz. Yeniye açık olmanın en etkili yolu, özgürce tartışabilmektir. Sol bu noktada problemli görünüyor. Dostlar arasında ki tartışmalar dahada yapıcı ve yol gösterici olmalı. Özgürce tartışmanın temel mantığı birbirini anlamaktır ve farklılıkları ortadan kaldırmaktır. Herhangi bir konuda, görüş ayrılıkları ne kadar derin olursa olsun, özgürce tartışmak ve birbirimizi anlamaya çalışmak önemlidir. Sorun bir üstünlük yarışı olmamalı. Tersine doğruyu ve doğruya yakın olan üzerinde fikir birliği yaratmaktır. Farklı düşünceler ne kadar esnek, yapıcı ve ikna edici bir anlayış içinde tartışılırsa, daha verimli sonuçlar alırız. Solun içinde yıkıcı ve yıpratıcı tartışmalar olmamalı. Farklılıklarla bir arada olmayı beceren partiler, gruplar ve değişik kurumlar başarılı işler yapar.

Robert Peköz

Benzer Haberler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu Yazıda Dikkatinizi Çekebilir!
Kapalı
Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyiciyi devre dışı bırakarak bizi desteklemeyi düşünün